8 Haziran 2008 Pazar

Tabiatın Kanunu



Canlılar hergün farklılaşıyorlar. Doğal olarak insanlarda canlı olduklarına göre onlarda değişiyorlar. Hem de her yeni saatte, her yeni günde. Buradan yola çıkarak gelişmeleri anlatabilmenin daha kolay olduğunu da düşünerek her gün bir fotograf çekiyorum. İnanılmaz. İlk domates meyvesinin fotografını çektikten bu güne (ilk gördüğümde 5 mm çapında idi. Şimdi 20 mm çapında ) ortaya çıkan gelişme inanılmaz. O kadar da değil. Çiçekler yavaş yavaş meyveye dönmeye başladı. salkım salkım domates meyvesi görüyorum artık. Hiç bir olumsuzluk yok. Bir fotografın büyütülmüş haline bakarken davetsiz misafirler gördüm. Ancak bu gün itibarı ile bir olumsuzluk yok.

Hiç yorum yok:

18.04.2008/ Domatesler Şaşırdı

Gerçekten de domates fidelerini şaşırttım. Dün akşam eve döndüğümde kaplarına sığamıyan domates fidelerimi şaşıttım. Bu sabah baktığımda, hepsinin keyflerinin yerinde olduğunu görünce ben de keyflendim doğrusu.

Böylece ikinci aşamayı geçmiş olduk. Bu aşamanın bayağı heyecanlı oldunu itiraf etmeliyim. Çünkü her elime aldığım fidenin boynunu bükmeye başladığını görmek bayağı stresli bir durumdu. Hele hele okuduğum yazılardan, şaşırtma sırasında toprağa diktiğimiz fidelerin köklerini zedelemememiz gerektiğini bilmek beni daha da huzursuz etti. Biraz özen, biraz deneme - yanılma ile fideler saksılarda toprakla buluşup ilk can sularını alınca görüntülerinin bildiğimiz şekle dönüşmesi nedeniyle biraz rahatladım. Fideler, hala dik ve canlı. Şimdi biraz zamana ihtiyaçları olduğunu biliyorum. Su meselesi önemli. Ne çok, ne az. Kontrollu bir şekilde ihtiyaç kadar su verilecek.

Bir konu beni korkutuyor!
Toprak.
Toprağın uygun olduğundan emin değilim.
Biraz torf, biraz gübre, biraz zeolid ve bahçe toprağı karışımı. İşte saksılardaki toprak. Bakalım neler olacak. Bu gün itibarı ile her şey iyi gibi gözüküyor. Durum, akşama biraz daha netleşecek.

Bu pazar ( 20.04.2008 ) Agaclar.net Bursa ekibi ile buluşacağız.